16 Nisan 2010 Cuma

ZEYNA'NIN SEYiR DEFTERi - GüN:2


Geçenlerde savaştığım köyün birinde basma etekli, sümsük kızın biri takıldı peşime. Tutturmaz mı "Al beni de yanına." diye. Ayol ben kendi karnımı zor doyuruyorum, açlıktan bi atımın b*okunu yemediğim kalıyor. Buna nasıl bakacağım? Salaktır da bu ne kavga eder ne bir şey mal gibi öldürülür ilk olayda.. Sonra al başına belayı.

Yüzsüz de bir şey laftan sözden anlamıyor. Kaç kere kovdum ettim, tekmeyi bastım halen peşimde tin tin geliyor. Şimdi de çalıların arasında saklanıyor saf karı, sanki farkında değilim..

Ayh bir de yanıyorum cayır cayır da kimsecikler fark etmiyor. Bu esmer dilberin koynu nicedir buz gibidir de içindeki yangını söndüremez.. Vallahi aklım kaymıyor değil arada başka yönlere.. Şimdi bu kızcağızı da harcamak istemiyorum bir an başıma alev vurduğunda.. Sarışın, güzel de bir kız, yuvarlak hatlı, bembeyaz.. Kendine gel Zeyna.. Azgınlık sayesinde savaşçı prenses çizginden kaymak üzeresin..

Atımla ilgileneyim ben en iyisi.. Ay o da dişiydi değil mi? Oof! Her yanım karı dolu ben n'apayım!

2 Nisan 2010 Cuma

HANDE'YE NELER OLUYOR?



Efenim bugün iki D&R gezdikten ve avcumu yaladıktan sonra saat 16:00 civarı albümü Taksim'deki İstiklal Kitabevi'nde bulup aldım. Albüm içinde çok şeker şahane resimleri barındıran bir kitapçık da bulunuyor.

Albüm bundan önceki 5 Hande Yener albümünden de izler taşıyacak şekilde yapılmış sanırım. Albümdeki şarkıları hitap ettikleri dönemlere uygun şekilde o albümlere dağıtabiliriz yani.

Tek tek bütün şarkılara yorum yapmayacağım ama bazı öne çıkan şarkılar var. Onlara değineceğim sadece.

Yasak Aşk, sanki son dönem Hande'sine en yakın şarkılardan biri. Elektronik altyapılı daha sert müziğinin biraz törpülendiği Hayrola? döneminden sonra gelmesi beklenen tarz gibi, bence. Şarkıda tek batan şey müzik direktörü Sinan Akçıl'ın şarkının ortasında ve sonunda giren vokalleri ama alışıyor insan.

Bodrum, diğer şarkıların yanında çok da matah bir şarkı olmasa da bu yaz mekanlarda çaldığında hepimizi kudurtacak bir şarkı olacak. Son derece eğlenceli bir şarkı. Tam yaz şarkısı. 3:05'te sansür biipli bir ".oktan zaman" hınzırlığı özellikle mekanlarda çok eğleceli olacak.Hande değişimlerinin ilk sezilmeye başlandığı son Türkiş pop albümü olan Aşk Kadın Ruhundan Anlamıyor dönemini yeni, düz Hande vokaliyle birleştiren bir şarkı. Bu albümün Kırmızı'sı. 

Bi Gideni Mi Var?, Hande Yener tarihçesinin belki de en güçlü şarkılarından biri olarak karşımıza çıkıyor benim zevkim doğrultusunda. Hande'nin vokal yeteneğini açık açık konuşturduğu bir şarkı. Bana Apayrı alümünü anımsattı.

Böyle Olacak, Hande'nin ses yeteneğinin başka bir kanıtı olan bu şarkı da sanki Nasıl Delirdim albümüne selam eder gibi duran saf pop şarkılarından biri.

Sopa, albümün ilk kliplenecek olan şarkısı yani albümün lokomotifi. Bütün Hande kimliklerini bir arada barındıran bir marş gibi bir şey bana göre. Özellikle de albümün sonundaki remixlerden Dans Remix'i kendini aşmış bir halde. Kulaklıkları takıp sesi kökleyince insan yerinde duramıyor.

Kal Kal ise sanki Apayrı döneminden gibi. Apayrı'nın en güçlü şarkılarından biri olan ve maalesef kliplenmeden kalan Hande marşlarından biri olan Yola Devam gibi pozitif direktfiler veriyor insana.


Bu albüm diğer Hande albümleri arasında benim için Apayrı ve Hayrola'dan sonra 3.sırayı Nasıl Delirdim ile paylaşmaktadır. Yenilenmiş, ülke standartlarının çok üstünde müzik yapan son dönem Hande'nin sevicilerinden biri olduğum için Apayrı ve Hayrola'yı geçen bir albümün yapılması benim gözümde çok zor. Yaparsa da bi kaç sene içinde yine Hande yapar zaten. Şimdi vakit eleştirme değil eğlenme vakti.



Yaşasın Hande Yener!

Albümdeki şarkıların listesi ise bu şekilde:

1. Yasak Aşk
2. Bodrum
3. Çöp
4. Sopa
5. Bi Gideni Mi Var?

6. Kal Kal
7. Boşa Ağlayan Kız
8. Kalpsız
9. Neden Ayrıldık
10. Ben Kimim
11. Böyle Olacak
12. Yasak Aşk ( Remix )
13. Sopa ( Dans Remix )
14. Sopa ( Club Remix )



1 Nisan 2010 Perşembe

ZEYNA'NIN SEYiR DEFTERi - GüN:1



Dağ bayır demeden at sırtında gez, yerde uyu, aç susuz günlerce sürün… Ne için? Zamanında yapmadığım pislik kalmayan halka yardım etmek için. Bi’ de nankörlük yapmasalar daha bir şevkle yapacağım bu işi ama olmuyor. İnsanın adı çıkacağına canı çıksın demişler.. Halen daha beni gördüler mi “Zeyna geldi kaçın!” diye bağırıp çil yavrusu gidi dağılıyor insanlar. Yazık…

İçimi bir nebze olsun dökebilmek, derdimi paylaşabilmek adına bu seyir defterine başladım. Aslında daha kalın bir defterdi ama mağlum taharet alacak su bulamayınca insan bir parça kağıda bile tamah edebiliyor.

Bugün Atina merkezden geçerek Trakya’ya doğru yolalmaya başladım ama at üstünde, deri kıyafetli ve mini etek giyen bir kadın için tek başına ormanda seyahat etmek huzur kaçırıcı olabiliyor. Erkeklerin bana karşı iki tür yaklaşımı oluyor. Ya beni gömmek istiyorlar ya da bana gömmek istiyorlar. Nereye gitsem bi rahat yüzü yok! Mecburen her gün en az 3-4 adam öldürüp bir o kadarını da yaralayıp sakat bırakmak zorunda kalıyorum; çok üzülüyorum.

Ben de insanım, bir kadınım her şeyden önce. Benim de ihtiyaçlarım var, benim de alt vadiyi ektirip biçtirmem gerekiyor bazı geceler. Yalnızlık zor. Ama bu şekilde de olmaz ki bi’ gururum var benim de, koskoca Zeyna’yım. Kimse Herkül gibi alevlimi söndüremedi zaten. 16 ay 1 hafta 2 gün oldu edeleli bir bedene sarılıp yatmayalı, ama sayan kim…

İşte böyle defter. Sabah erken kalkıp yola koyulmam lazım. Barbar bir savaş lordu Afrodit’e tecavüz etmiş, onu öldürücem geçerken. İyi geceler.