1 Nisan 2010 Perşembe

ZEYNA'NIN SEYiR DEFTERi - GüN:1



Dağ bayır demeden at sırtında gez, yerde uyu, aç susuz günlerce sürün… Ne için? Zamanında yapmadığım pislik kalmayan halka yardım etmek için. Bi’ de nankörlük yapmasalar daha bir şevkle yapacağım bu işi ama olmuyor. İnsanın adı çıkacağına canı çıksın demişler.. Halen daha beni gördüler mi “Zeyna geldi kaçın!” diye bağırıp çil yavrusu gidi dağılıyor insanlar. Yazık…

İçimi bir nebze olsun dökebilmek, derdimi paylaşabilmek adına bu seyir defterine başladım. Aslında daha kalın bir defterdi ama mağlum taharet alacak su bulamayınca insan bir parça kağıda bile tamah edebiliyor.

Bugün Atina merkezden geçerek Trakya’ya doğru yolalmaya başladım ama at üstünde, deri kıyafetli ve mini etek giyen bir kadın için tek başına ormanda seyahat etmek huzur kaçırıcı olabiliyor. Erkeklerin bana karşı iki tür yaklaşımı oluyor. Ya beni gömmek istiyorlar ya da bana gömmek istiyorlar. Nereye gitsem bi rahat yüzü yok! Mecburen her gün en az 3-4 adam öldürüp bir o kadarını da yaralayıp sakat bırakmak zorunda kalıyorum; çok üzülüyorum.

Ben de insanım, bir kadınım her şeyden önce. Benim de ihtiyaçlarım var, benim de alt vadiyi ektirip biçtirmem gerekiyor bazı geceler. Yalnızlık zor. Ama bu şekilde de olmaz ki bi’ gururum var benim de, koskoca Zeyna’yım. Kimse Herkül gibi alevlimi söndüremedi zaten. 16 ay 1 hafta 2 gün oldu edeleli bir bedene sarılıp yatmayalı, ama sayan kim…

İşte böyle defter. Sabah erken kalkıp yola koyulmam lazım. Barbar bir savaş lordu Afrodit’e tecavüz etmiş, onu öldürücem geçerken. İyi geceler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder