Dün
Facebook'a durum güncellemesi olarak "Bir filmde sık görmeye
katlanamadığım 2 şey var; biri köpek, diğeri Jennifer Aniston.." yazmıştım.
Sağolsun yaratıcı zekanın değerini bilen arkadaşlarım yine "Bu gibi
yazıları cümleleri biriktir bir yerde yazık oluyor" ortak paydasında
buluşan fikirlerini sundular. Hak verdim.
Bu Blog'u
biraz da böyle bir arşiv işi için kullanacağım. Mesela bunun gibi ipe sapa
gelmez zirzop iletileri yanlarına bunlar gibi bir kaç (belki on) tane ekleyerek
yazacağım. Hem yeni fikirler lazım; sürekli Zeyna ve April O'Neill ile geçmiyor
Blog :)
Bu durumu
ise arkadaşımın bilgisayarında izleyecek film ararken farkettim. Marley
and Me / Marley ve Ben isimli filmin klasörünü görünce arkadaşım
"Bu nasıldır, nedir; bilir misin?" tadında bir şey sordu. Ben de
filmin ne halt olduğunu zamanında sinema.com'da görmüş/okumuş olduğum için o
cümleyi sarfettim. Filmde hem Jennifer Aniston var hem de bir köpek. Hatta
köpek filmin hikayesinde o kadar ön planda ki afişe bile koymuşlar! Tüylerim
diken diken oldu, düşüncesi bile içimi şişirdi.
Evet, bir
filmde sık görmeye katlanamadığım 2 şey varsa; biri köpek, diğeri de Jennifer
Aniston'dan başkası olamaz!
Şimdi
düşündüm; gündelik yaşamda böyle katlanamadığım daha ne abukluklar var, diye.
Doluymuş! Hangilerini seçsem bilemedim! Mesela..
*
Filmlerde hayvanların düşüncelerinin duyulması ve düşünceye uygun hiç bir
mimiğin seyirci tarafından kaçırılmaması için koca ekranın hayvanın aptal
suratıyla kaplanıp durması.. Bir de kahraman köpek olayı var tabii, evlerden
uzak!
*
Minibüste arkadaki insanın parasını uzatmak. Kardeşim ben kimseye paramı
uzattırmıyorum, o yüzden de uzatmayı istememek gibi bir hakkım da vardır elbet!
*
Domatesin yemek tabağına ya da salataya kabuğuyla beraber teşrif ettiğini
görünce "Ay bunun kabuğunu soymadınız mı? Ben yiyemiyorum daa.."
diyerek yüz ekşiten insanlar! Bi kere sırf kabuğu duruyor diye
"Bu" dediğin şey aslında bir meyve olan fakat sebzelerle olan
dostluğu ve uyumundan dolayı o cemiyette kabul görmüş olan domatesten başkası
değil! Ayrıca damak zevkiyle rengiyle alakası yok bunun; domates kabuğuyla
yenir, bu kadar!
* Küçük
çirkin kız çocuklarının aileleri tarafından baştan aşağı pembe giydirilerek
sanki şirin bir şeymiş gibi yutturulmaya çalışılması. Mesela daha o yaştan
belli kızın suratında meymenet yok, içindeki kötülük yüzüne vurmuş ciyak ciyak
manasızca ağlıyor ama pamuk şeker gibi giydirilmiş. Nafile, yemiyoruz!
* Yeni
doğmuş yeğeninin resmini telefonuna duvar kağıdı yapanlar. Sana sevme diyen
yok, ama seviyorsan içinden sev. Bir gün kendi çocuğun olursa o zaman onun
resmini koyarsın. Bu kadar basit.
*1990
civarında doğmuş, g*tüne boyuna bakmadan elinde tespihle gezen küçük
delikanlı(!) cixler. Açıklamaya ihtiyaç bile duymuyorum!
* Salma
Hayek. Çekirge, solucan ve kızarmış karınca ile besleniyormuş Allah'ın cezası
kadın. Git tuvalete de çıkarttığın lüleyi ye!
*
Gereksiz sık ve uzun yaz yağmurları. Doğa Ana'nın sırf kendini göstermek ve şov
yapmak amacıyla haddinden yüksek sesli gök gürlemesi ile hacmi dana kadar olan
çok sayıda yağmur damlası ile yaptığı gövde gösterisi.. Başka bir şey değil!